En büyük eksikliğini fark ettiğin ve en dolu olduğunu hissettiğin an, delicesine dokunmayı isteyip dokunamadığın ve bazen de her an dokunma şansına sahip olup da ona neler hissettiğini anlatamadığın an. Arkadaşının artık arkadaşın olmadığını anladığın an, onun da bunu anlamasını istediğin an.
Hemen hemen hiç tanımadığın biriyle bambaşka bir olasılıklar ağacını düşlediğin an. Kendin olmayı istemediğin ve daha fazla bekleyemeyeceğini, ya da aslında sonsuza dek beklenecek birine sahip olduğunu anladığın an. Elini uzatıp kalbine dokunmak istediğin, ama eline dokunan göğsün hınzırlığı kadar, elini uzatıp aslında hınzırca göğsü hedeflerken istemeden kalbe dokunduğun an...
Aylarca sürmesine imkan vermediğin, sürmeyen, ama bazen de en derinden delip geçen.. Ve uzak bir kopyasında birkaç saatte aylarca ne olduğunu, neler yaşadığını anladığın an..
Para gibi, sadece kendi kendine değeri olan, ve elde etmek için kendinden fedakarlık eden, aşk.. Değeri kendi uğruna feda edilen aşklarla ölçülen, ve çoğu zaman hesabın tutmadığı, başını sol omzunun üzerinden geriye çevirip baktığında geride kalan gözü yaşlı anıların kaldığı. Artık berbat bir insan olduğunu düşündüğünde yeni bir şey bulmuş gibi olman..
Ağladığını görmemek için karanlıkta kaldığın, ve düşüşünü görmediğin gözyaşlarının ardından duvardaki izlerde, çatlaklarda aradığın kadının yüzü, onu sevmen için ard arda döktüğün onlarca yüzlerce neden. Ve sonra çok sonra, kısa bir film tadında onunla yaşadığın ilk andan son ana kadar geçen süre, gözlerini her kapatışında yanında onu hissedercesine, her sevdiğinde dönüp aynı yere geldiğini bilmen ve hep ağlatsa bile bu yeri sevmen..
Ve yine her zaman; anılarında kalmasını, hatırlamamayı ve onun yüzünden içmekten, utanmayı.. En çok bildiğini sandığın şeyin bambaşka bir kıtada olduğunu öğrendiğin an.
Hüzünle arkana bakarken, bir şeyler hissedermişçesine, bir anda önüne dönüp bir gün ışığı gibi yepyeni ve her şeyi unuttururcasına içine dolan..
Ve tamam artık kendimi bitirdim dediğin an, seni en başa saran..Cennet gibi ufkunda, ellerin ellerinde, huzuru içine dolan, en sonunda geride kalan birşey gibi.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder